VİYANA gezi notları





Müziğin klasik hali...VİYANA






   Prag üzerinden Viyana ya seyahatimiz Cesky Krumlov ve Melk üzerinden olunca biraz uzun sürmüş ve ancak hava karardıktan sonra şehre varabilmiştik. Yine de bu yolculuktan çok büyük keyif aldığımızı söyleyebilirim.
Melk

   Otelimiz şehir merkezinde sayılabilecek konumdaydı. Artis Hotel eski ama temiz bir otel. Belvedere Sarayına çok yakın yürüyüş mesafesindeki otelden ring e ulaşım tramvayla sadece üç durak                                                         
Belvedere Sarayı

   Ring, Viyana nın kalbi sayılabilir. Tramvaydan tam Opera nın önünde indikten sonra doğrudan  Karntner str. Yürüyerek ringin kalbine ve Stephansdom Katedraline ulaşabilirsiniz. Katedralin önünden kalkan faytonlarla ( tur fiyatı sanırım 60 euroydu) tur yapabilirsiniz. Ya da ring çevresinde uzun bir yürüyüş yapabilirsiniz. Bu yürüyüş sırasında Parlemento Binası, Rathaus, Hofburg Sarayı gibi pek  çok bina ve parkı göreceksiniz. Bu nedenle ring yürüyüşünü kesinlikle tavsiye ederim. Bu güzergah bütün bir gününüzü alabilir.
Karntner str.

   Schönburnn Sarayı ve Hundertwasser evleri dışında Viyana da neredeyse her yer yürüyüş mesafesinde. Hundertwasser için Viyananın Gaudisi demek sanırım yanlış olmaz. Opera önünden de geçen 1 no.lu tramvay prater houptallee yönünden hetzgasse durağında inerek Hundertwasser in evlerinin olduğu sokağa ulaşabilirsiniz. Burada hediyelik eşya alabileceğiniz mağazaların olduğu bir de pasaj var.
Hundertwasser Evleri

   Schönburnn Sarayına U4 metro hattından Schönburnn istasyonunda inerek ulaşmak mümkün. Ne yazık ki biz gidemedik. Ekim ayının ilk haftası olmasına rağmen o gün donduğumu hatırlıyorum. Allahım o ne soğuktu öyle! Titreye titreye ancak Belvedere Sarayı,Hundertwasser sokağı ve ring turu yapabildiğimiz  Viyana da gezi keyfi,soğuk algınlığıyla  orada bitti maalesef. Bu nedenle Schönburnn a gidemediğimiz gibi akşam Opera hayalimiz de suya düştü. Viyana ya kış aylarında gitmek isteyenler bence bunu bir kez daha düşünsünler.
Karntner str.

   Gelelim biraz da gastronomiye. Viyana da şinitzel yemeden dönmek olur mu diyerek meşhur Figlmüller restourantı aramaya başladık. Stephansplats katedralinin paralel sokağında yer alan restaurantı ararken bir Türk le karşılaştık. Şinitzel yemek istediğimizi öğrenen vatandaşımız orada esnaf olduğunu ve Figlmüllerin turistik bir yer olduğunu, asıl şinitzeli Viyanalıların yerlerde yememiz gerektiğini söyleyerek birini bize tarif etti. Adını şu an hatırlamadığım restaurant Figlmülleri geçince sokağın devamında bir kemerin altından geçtikten sonra hemen sağda yer alıyordu. Küçük şirin temiz restourant da bizden başka bir masa daha doluydu. Vatandaşımız haklıymış yediğim en keyifli yemeklerden biri oldu bu şinitzel ziyafeti. Biz et şinitzel istedik. Burda dikkat edilmesi gereken husus domuz eti değil dana eti istediğinizi belirtmek. Çünkü hangi restourant olursa olsun et dediniz mi domuz eti anlayabilirler. Ve tabii yanında patates salatası. Salatayı kendiliğinden getiriyorlar çoğu zaman  ama eğer gelmezse mutlaka isteyin. Bazen patates salatasını mı yoksa şinitzeli mi daha çok sevdim karar veremiyorum:)
   Viyana da meşhur melange kahvesini içmek için çok seçenek var. Bunlardan en popülerleri Demel pastanesi ve Caffe Sacher. Her ikisi de ring de yer alıyor. Yorgunluk atmak ve tarihi havalarını koklamak için her ikisi de harika mekanlar. Tabii yer bulabilirseniz. Kapıya kadar kuyruk günün her saati normal bu mekanlarda. Biz melange yanında Viyana nın olmazsa olmazı  sacher torte de denedik. Melange ı ne kadar beğendimse sachertorte de o kadar sıradan geldi bana. Tabii zevkler kişiye göre değişir bence siz de karar vermek için denemelisiniz.
   Viyana ya kadar gelmişken alışverişte yapayım derseniz adres yine ring içinde Karntner str. ve çevresi. Pek çok markayı burda bulabilirsiniz. Tabii hediyelik eşya mağazaları da bu bölgede. Yine bu çevrede neredeyse adım başı Mozart çikolatalarını satan mağazalar var. Çikolata sever biri olarak kesinlikle tavsiye ederim.
Karntner str.

İPUCU: Viyana da dolaşırken bira ara acaba İstiklal caddesinde miyim diye düşündüm. Çünkü yanımdan geçen herkes Türkçe konuşuyordu. Kısaca dil sorunu yaşamazsınız, her yerde Türk var. Tramvay durağındaki büfede bir vatandaşımız tavuk döner ve Efes Bira satıyordu. Ertesi akşam dönüşte bir şey sormak için uğradık ki çalışan Avusturyalı. Gayet güzel döner kesiyor,öğrenmiş. Meğer ortak çalıştırıyorlarmış büfeyi.
   Viyana  çok güzel bir şehir. Tarih, müzik, kahve, şinitzel,...v.s hemen her zevke hitap edebilir. Her ne kadar soğuk bizi biraz engellese de Viyana da olmaktan çok keyif aldığımı söylemeliyim. EKİM 2013
.Viyana oldukça soğuk bir yer.Ekim ayının ilk haftasında kışlık kıyafetlerle donduğumu söyleyebilirim. Aslında hazırlıklıydık ama İstanbul da yaşamadığım kadar soğuk da beklemiyordum. Seyahatinizi Eylül sonuna kadar planlamanızı tavsiye ederim.
.Tramvayla ulaşım çok kolay.Yürümek istemezseniz ring etrafında da tramvayla dolaşabilirsiniz. Biletler tabacco larda satılıyor. Biletin geçerlilik kazanması için Tramvaya binince makinede onaylatmanız gerekiyor. Aksi halde kaçak binmiş sayılırsınız. Biz bir sefer biletsiz bindik-almayı unutmuş ve tabaccoya geri dönmeye de üşenmiştik-hiç kontrole denk gelmedik ama bu tamamen şans. Günün her saati kontrol olabilir. Benden söylemesi:)
Melk

Melk

Hundertwasser Evleri

.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Anasayfa

Başlarken...    Bu yazıların amacı devlet okulu seviyesinde ingilizce ile tur programlarına katılmadan kendi program...